Aydın Milletvekili Metin Yavuz, Diyarbakır ziyareti çerçevesinde Türkiye Tarım Hayvancılık ve Arıcılık Platformu Bölge Temsilciliği açılış töreninde konuştu
Evliya Çelebi’nin tanımıyla, Dağlarından yağ ovalarıdan bal akan şehrim Aydın’da, Medeniyetleri buluşturan Kadim şehir Diyarbakır’a selam getirdim. Günümüzde bir çoğumuzun yaşanan olumsuzluklar nedeniyle ön yargıyla baktığımız Diyarbakır aslında kültürü, tarihi ve geçmişi ile oldukça değerli bir yerdir. Bekirlerin diyarı anlamına gelen Diyar-ı Bekir adı ile tarihe geçen, birbirinden farklı kültürdeki insanların bir arada kardeşlik bağlarıyla birlik ve beraberlik içerisinde yaşadığı kent olan Diyarbakır'da sizlerin arasında bulunmaktan dolayı yaşadığım mutluluğu öncelikle paylaşmak istiyorum. Hangi yönüne baksanız ayrı bir değeri çıkar karşımıza. İnsanının güler yüzü ve misafirperverliği tüm dünyaya nam salmıştır. Dünyada Çin Seddi‘nden sonra en uzun surlara sahip olan Diyarbakır Surları, UNESCO Dünya Mirasları Listesine girmeyi başarmıştır. Surlar ve Hevsel Bahçeleri bir şehri içinde yaşatan ihtişamıyla dünyaya meydan okumuştur. Bu şehir, kadim bir şehirdir. Tarihte kültürün, sanatın merkezi olmuş, ender şehirlerdendir. Bu şehir, kadim bir şehirdir. Tarihte kültürün, sanatın merkezi olmuş, ender şehirlerdendir. Bu şehir, dünden bugüne miras gelen tarihi, dini ve kültürel değerleriyle tartışmasız, dünya şehirleri arasında ilk sıralarda yer almayı hak etmiş bir şehirdir. Bu şehir, medeniyet kuşağında bulunması sebebiyle semavî dinlerin merkezinde seçkin yere sahiptir. Semavî dinlerin yanında beşerî dinlerin de ilgi odağı olmuştur. Bu şehir, kalesiyle halen konuşulan, mimarisiyle gündemde olan stratejik önemiyle gündemden düşmeyen bir şehirdir. Tarihte “Bereketli Hilal” olarak nitelendirilen bölgenin tam da ortasında kalan şehir, asırlarca insanoğlunun gıda ihtiyacını karşılamıştır. Bu nedenle de tarihte her zaman bolluk içerisinde bulunan bölge, sürekli savaş tehdidi yaşamıştır. Dünden bugüne ne zaman bizim medeniyetimizin güzel şehirleri mamur olacak, o zaman bir el devreye giriyor. Artık bu elin yeniden devreye girmemesi için uyanık olmak zorundayız. Tarihten günümüze çok bedel ödedik. Artık yeter. Bu medeniyetin çocukları olarak bizler, yeniden büyük medeniyet yürüyüşü için hazır olmalıyız. Medeniyetimizin o şaşalı günlerine dönmesi için her zamankinden daha fazla çalışmalıyız. Medeniyetimizin bütün güzel insanlarının kalbi bizimle birlikte. Çünkü herkes biliyor ki son Kale Türkiye’dir. Umut içerisinde yolumuzu gözleyen bu mazlum insanların yüreğine ışık olacak tek millet biziz. Topkapı Sarayında “Bütün Mazlumların Sığınağı” yazar. Bu yazı bizi ne kadar da güzel anlatıyor. Bosna’nın gözü Türkiye’de, Afganistan’ın, Pakistan’ın, Sudan’ın, Somali’nin yani dünyadaki tüm mazlum milletlerin gözü Türkiye’de… Bizim ne kadar önemli bir misyonumuz olduğunu unutmamalıyız. Bizim tabiki farklılıklarımız olacak. O farklılıklarımız ayrıştırıcı değil, birleştirici olmalıdır. Kültür çeşitliliğimiz, bizi birbirimize daha da bağlamalıdır. Terörün bitmesi ile birlikte bölge adeta bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Diyarbakır, Turizm, Hayvancılık, Tarım, sanayi ve eğitimle birlikte bölgenin yeni ticaret kapısı olacaktır. Bölge insanınında buna göre kendini hazırlaması ve bin yıldan bu yana “Bereketli Hilal” olarak adlandırılan bölgenin eski günlerine kavuşması için harekete geçmesi gerekmektedir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığındaki AK Parti hükümetlerimiz medeniyetler şehri Diyarbakır’ın hak ettiği noktaya gelmesi için yoğun çalışmalar yaptığı aşikardır. Terör belasından kurtulmasıyla birlikte ayağındaki prangadan kurtulan şehrimizin kısa süre içerisinde hızla gelişip bölgenin lider şehirlerinden biri olacağından şüphem yoktur. Yeter ki siz Cumhurbaşkanımıza ve partimize güvenmeye devam edin. Biz Anadolu’nun kavruk suratlı insanlarının emrinde, bu ülkeye hizmet etmeye devam edeceğiz. Esasında tarım bir ülkenin olmazsa olmazıdır. Eğer bir ülke kendi üretimini yapamıyor, gıdasını üretemiyorsa tam bağımsız ve özgür sayılamaz. Yani Tarım olmadan bir ülke var olamaz. Tarımın sigortası da Arı’dır. Arı olmadan tarımdan söz etmek asla mümkün değildir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde, Tarım ve Orman Bakanımız Sn. Dr. Bekir Pakdemirli’nin destekleriyle çok şükür arıcılarımız rahat bir nefes aldı. Sahte Bal Aromalı Şurubun yasaklanmasıyla sahte bal üretiminin önüne geçtik. Gıdada taklit ve tağşişin önüne geçerek, kaliteli gerçek bal üreticileri ürünlerini değerlerinde satmaya başladılar. Yasaklar öncesi tenekesi 200 Lira civarı olan balın şimdiki teneke fiyatı 450 liradan aşağıya değil. Üreticilerimize verdikleri desteklerden dolayı, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı sunuyor, Tarım ve Orman Bakanımız Sn. Bekir Pakdemir’liye bir kez daha teşekkür ediyorum. Dünya bal üretiminde ikinci sırada olan ülkemizin sektörde marka değerini daha üst seviyelere çıkarmak için çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz. Kıymetli kardeşlerim, Bu şehir huzur şehridir. Ve huzur şehri olmaya devam edecektir. Bal ve Arıcılık konusunda bu kurmuş olduğunuz birlik ve beraberliğin yansıması olan Türkiye Tarım Hayvancılık ve Arıcılık Platformunun güneydoğu temsilciliğinin hayırlı olmasını diliyor, emeklerinden dolayı Platform Genel Başkanı Sn. Mustafa Sarıoğlu’nun nezdinde tüm arıcılarımızı tebrik ediyor, şükranlarımı sunuyorum. Metin Yavuz AK Parti Aydın Milletvekili MKYK Üyesi
