Bir süredir AKP hükümetinin millete fatura ettiği harcamalarını, ortaya rakamlar koyarak eleştiriyoruz. Neden bıkmadan bunu yapıyoruz? Milletimiz, hükümeti ekonomik olarak zaten sırtında taşıyordu ama artık milletimiz de beline kadar ne yazık ki battı. Gücü tükendi. AKP’nin artık milletin sırtından da başından da ayrılma zamanı geldi de geçiyor. Tek eksik önüne koyulacak bir sandık. Bakın, örneğin AKP hükümetinin deli dumrul icraatlarından Avrasya Tüneli’nde geçiş garantisini daha bir yirmi yıl Aydın’daki vatandaşımız bile ödeyecek. Üstelik minibüs esnafı için bile o tünelden gidiş dönüş 138 lira. Acaba bir esnafımız kimi kaça taşıyacak da ödeyecek o parayı. Milletin de aradaki farkı ödemeye dermanı kalmadı. Bakın geçtiğimiz günlerde bir istatistik yayınlandı; bakkala, markete veresiye yazdıran oranı % 32 artmış, borç miktarı da % 55 artmış. Yani millet hem veresiye yazdırıyor hem de ödeyemiyor, perişan durumda. İşsizlik uçmuş gidiyor, dükkânlar, işletmeler kapanıyor. Buna rağmen devletin bu işle sorumlu kurumu İŞKUR 2019 yılında 1,5 milyon kişiye iş sağlamışken 2020 yılında işsizlik artmasına rağmen ancak 860 bin kişiye iş bulabilmiş. Yani devlet işsizliğe de çare olamamış. Bugün resmi olarak 3 milyon kişi İŞKUR’a başvurmuş iş bekliyor. Tabi bundan fazla da umudu olmayıp başvurmayanlar var. Buradan neyi bir daha anlıyoruz; AKP çiftçiye çare olamıyor, emekliye olamıyor, memura olamıyor, esnafa olamıyor. İşsiz kalan insanımıza ise hiç çare üretemiyor. Peki, kime derman oluyor bu AKP iktidarı? Tabiki 5 büyüklerine, onların saz arkadaşlarına, yancısına, yöncüsüne… Bu kolay geliyor tabi faturasını ne de olsa bu kadirşinas millet ödüyor. AKP için adeta, ekmek elden, su ise gölden, milletten. Ali Kemal Özcan CHP Söke ilçe Başkanı
